18 Ocak 2012 Çarşamba

Pandora'nın Kızı İris Johansen



Çok beğenerek okuduğum bir roman idi İris Johansen çok beğendiğim yazarlardan oldu..Pandora'nın kızı ile birlikte..İçinde hem gizem,macera,aşk barındıran güzel bir hikayedi..Ama bazı yerlerde bazı kopmalar hissetsemde severek okudum bu romanı...
Psişik güçlere sahip olan Megan 27 yaşında dayısı ile yaşayan bir genç kadındır.. 12 yıl önce annesini kaza sonucu kaybetmiştir.
En büyük handikapi yapmış olduğu doktorluk mesleğinde kaybettiği hastalarının ölümü onu çok etkilemesidir...
Hayatı görünüşte sıradandır..Ama kesinlike öyle değildir..Hastalarından birini ameliyatta kaybettiği günlerden birinde bir trafik kazası geçirirerek ölümden döner..Kazayı normal bir kaza olarak görmek çok zordur çünkü ölüme sürüklenmek istenmiştir..

Bu kazadan sonra hayatı kökten değişecek annesinin ölümü ile ilgili sırlar ortadan kalkacak ve bir zamanlar aşık olduğu ilk aşkı gelip onun hayatına tekrar girecektir..Dayısı bu kişiye Megan'ın tehlikede olduğunu haber verir..
Grady'de kendisi gibi pisişik güçlere sahip olan karizmatik bir erkek olup 12 yıl önce çok yakınlaştığı Megan'ı hiç unutamamış olup onun hayatına tekrar girmek için beklemektedir..Megan'ı beklemesinin romantik bir nedeni de olsada Uluslararası suç örgütünün liderini yakalamak ve ilk çağlardan beri tarihte yer alan pisişik güçlerin aile ağacı olan Defteri Molinodan önce ele geçirmektir..Çok tehlikeli bir sapık olan Molino , Megan gibi psişik güçleri olan kişlerin azılı düşmanı adeta kötülük simgesi uyuşturucudan tecavüze her türlü kötülüğü yapan çeteninde başıdır..
Grady ile karşılaşmak tüm unuttuğu anıların birden canlanmasına sebep olur ve Grady onu geri istiyordur Megan'ın aralarına bir sınır koymasına izin vermeyecektir..Dayısının Molino tarafında vurdurulması ile işler gerçekten arap saçına döner herşey birbirine girer..

Kısaca konusu böyle tavsiye ederim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder